Azrail'den Kaçan Adam - Kıssadan Hisse



 Saf bir adam,kuşluk vakti,koşa koşa Hazreti Süleyman'ın sarayına gitti.Korku ve üzüntüden benzi sararmış, dudakları morarmıştı.
 Hazreti Süleyman,
 -Hayırdır, ne oldu, diye sordu.
 Adam tir tir titriyordu.
 -Azrail'i gördüm, dedi.Bana kinle dolu öyle bir bakış attı ki...
 Hazreti Süleyman yine sordu:
 -Peki benden ne istiyorsun?
 Adam dedi ki:
 Ey peygamber! Rüzgara emret, beni buradan Hindistan'a götürsün! Ola ki oraya gidersem canımı Azrail'den kurtarırım!
 Hazreti Süleyman, rüzgara emretti. Allah'ın izniyle rüzgar, o adamı hemen Hindistan'ın uzak bir yerine götürdü.
 Ertesi gün Azrail, Hazreti Süleyman'ın yanına geldi.Süleyman Peygamber, Azrail'e sorsu:
 -Dün bana bir adam geldi ve ona öfkeyle baktığını söyledi.Bunun sebebi nedir?
 Azrail cevap verdi:
 -Ey cihan padişahı, o benim bakışımı yanlış anladı.Ben ona öfkeyle değil hayretle baktım.Zira Allah  bana, onun canını bugün Hindistan'da almamı emretmişti.Dün onu burada görünce kendi kendime, "Yüzlerce kanadı olsa da bir günde Hindistan'a gitmesi imkansız!" diye düşündüm.O yüzden adama hayretle baktım.Fakat Hindistan'a gidince adamı orada buldum ve tabii ki görevimi yerine getirdim.







                                                                                        Mesnevi, C. I, Beyit: 994-1010 arasından uyarlanmıştır.
                                                                                                                           Mesnevi Öyküleri , Hazırlayan: A.Vahap Akbaş

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnanç Bakımından İnsanlar

MÜKELLEF İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

İlâhî Dinler ve Özellikleri